© © 2024 Polatlı Haber Ajansı Tüm Hakları Saklıdır.

Sinan Ateş Davası | Doğukan Çep 'Bay Kemal Nerede'

Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi heyetinin göreceği Sinan Ateş davasının ilk duruşması, Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’ndeki salonda bugün başladı.

Sinan Ateş’in katil zanlılarının yargılandığı dava bugün Ankara'da Sincan Cezaevi Kampüsü içerisindeki büyük duruşma salonunda başladı. Duruşma salonuna çelik yelek ve 5 korumayla gelen Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş, duruşmayı Özgür Özel ve Kemal Kılıçdaroğlu’yla yan yana takip ediyor. Mahkeme, MHP'nin katılma talebini suçtan zarar görme sıfatı bulunmadığından reddetti. Savcılıkta cinayeti kendi başına işlediğini söyleyen Özyağcı, ifadesini değiştirdi: “Doğukan Çep azmettirdi”

Ayşe Ateş çelik yelekle geldi

Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş, duruşma salonuna çelik yelekle ve 5 polis koruması eşliğinde geldi. Basın mensuplarına açıklama yapan Ateş, “Normal bir hayat yaşamıyorum. Bazılarının yaşaması gereken cezaevi hayatını bize layık gördüler” dedi.

Ateş-Özel-Kılıçdaroğlu yan yana

Duruşmayı CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu da takip ediyor. Ayşe Ateş, Özgür Özel ve Kemal Kılıçdaroğlu, yan yana oturuyor.

Ayrıca İYİ Parti lideri Müsavat Dervişoğlu; Ülkü Ocakları eski Genel Başkanları Atila Kaya, Suat Başaran, Hakan Ünser ve Alişan Satılmış ile birlikte duruşma salonuna geldi.

Azmettirici Çep: “Bay Kemal nerede?”

Azmettirici olduğu iddiasıyla tutuklu bulunan Doğukan Çep, mahkeme salonunda “Bay Kemal nerede” diye atışmalarda bulundu. Bunun üzerine Çep salondan çıkarıldı. Mahkeme başkanının “Bırakın işimizi yapalım. Kimse laf atmasın, sataşmasın” uyarısı üzerine Doğukan Çep salona geri getirildi.

MHP’nin katılım talebi reddedildi

MHP vekiller, avukatlar davaya katılma talebinde bulundu. Mahkeme başkanı vekillerin katılma talebini uygun görüp görmediklerini sanıklara, savcıya sordu. Mahkemeye MHP’nin suçtan zarar görme sıfatı bulunmadığından katılma talebini reddetti. MHP’li vekiller izleyici kısmına alınırken, salondan alkış sesleri yükseldi. Başkan “Böyle şeyleri yapmayın dedik” diye uyarıda bulundu.

Tetikçi ifadesini değiştirdi: “Doğukan Çep azmettirdi”

Suikastın tetikçisi sanık Eray Özyağci’nin ifadesi alınmaya başlandı.

Özyağcı, Doğukan Çep’in anlaşmazlık nedeniyle kendisini Sinan Ateş’i vurmak için Ankara’ya gönderdiğini, kendisini de olay yerine Vedat Balkaya’nın götürdüğünü söyleyerek, “Aradım aradım ulaşamadım, bir dosya için bana söz vermişti, sözünü tutmadı. Bir para göndermiştim” dedi. “Ben senin için Sinan Ateş’i gider ayaklarından vururum” dediğini söyleyen Özyağcı, “Sonra Suat Abi’yi (Kurt) aradım, ‘Kalacak yer lazım’ dedik. Doğukan Abi ile beraber otoparka gittik. Otururken bana ‘Her şeyi ayarladım, Ankara’ya gitmem kaldı’ dedi” diye konuştu.

Mahkeme başkanı Özyağcı’ya, ifadesi ile savunması arasındaki çelişkileri sordu. Sanık Özyağcı, söylemediği şeylerin ifadeye yazıldığını öne sürdü.

“Ben ayaklarına sıktım, ‘Reisi vurduk, reisi vurduk’ diye bir ses duydum”

Tetikçi Özyağcı, olay anını anlatırken, “Doğukan Sinan’ın yanında iki kişi var, sadece ayaklarından vur uzaklaş dedi. Ben sadece Sinan Ateş’in sağlı sollu ayaklarına ateş ettim efendim. Bana yanındakiler ateş etti. En son şöyle bir ses duydum: ‘Reisi vurduk, reisi vurduk’ diyorlardı” diye savunma yaptı.

Mahkeme başkanı ise “Kamera kayıtlarını izledim, sana doğru koşuyorlardı. Kim reisi vurduk diye bağıracak sana” diye sordu. Özyağcı, “Ben duyduklarımı söylüyorum vallahi efendim” dedi.

“Doğukan Çep, ‘Ben size ayaklarından vurun demedim mi’ diye bağırdı”

Özyağcı, savunmasına şöyle devam etti:

“Doğukan Abi’yi aradım, ben ayaklarından vurdum ama ‘Reisi vurduk’ diye arkadan ses geldiğini söyledim. ‘Bu işin içinde iş olmasın’ dedim. Sonra Doğukan Abi beni arayıp, ‘Oğlum Sinan Ateş ölmüş, ben size ayaklarından vurun demedim mi’ diye kızdı. ‘Ben öldürmedim, ben yapmadım abi’ dedim. Kızdı, bağırdı, çağırdı.

İfadelerimde Doğukan Abi’yi korumak için yalan söyledim.

"Savcılar, 'Bize iki üç MHP’linin adını ver' diye telkinde bulundu"

Üç tane savcı benim ifademi almaya başladı. Durmuş Ali Kaya, ‘Bize hikaye anlatma, biz bu işin siyasi olduğunu biliyoruz. Sana Devlet Bahçeli talimat verdiyse söyle, bize iki üç MHP’linin adını ver, içeride de dışarıda da seni koruyacağız. Sana birkaç araç fotoları göstereceğim, bunları onayla yeter’ dedi. ‘Ben bunlara alet olmam, bunlar yalan dolan’ dedim.

‘Ben hiç tanımadığım insanlara iftira atamam’ dedim. Bana fotoğraflar göstermeye başladılar.

‘Ben bu dosyanın kalemşörüyüm, sana göstereceğim’ dedi. Öyle bir ifade alıyor ki, abimi korumak için ne yazıyorsa yazsın dedim. Şunları imzala dediler, imzaladım. Sonra da cezaevine gönderdiler. Bana gösterilen araç ve insan fotoğraflarını televizyonlarda gördüm, meğer onlar Ülkü Ocakları’na aitmiş. Allah’a şükrettim beni bunlara alet etmedin diye. Doğukan Çep, benim abimdir, ben sadece abimle Sinan Ateş arasındaki anlaşmazlık yüzünden ayaklarından vurdum. Ben kimseyi öldürmedim.

Özyağci, soru üzerine “Ben yalnızca Doğukan Abi’mi korumak istedim” dedi. Özyağcı, ‘tahliye talebin var mı’ sorusuna da ‘hayır’ yanıtı verdi.

Doğukan Çep: “Davanın baş aktörüyüm”

Eray Özyağci’nin ifadesinden sonra Mahkeme Başkanı “Sorusu olan var mı” demesi üzerine azmettiricilikle suçlanan sanık Doğukan Çep, mikrofonu alarak “Ben bu davanın baş aktörüyüm. İfade vermek istiyorum” dedi. Mahkeme Başkanı, “İfadeni sırası gelince alacağız” dedi.

“Bana yalan söylettiler“

Tetikçi Eray Özyağcı’yı olay yerine getiren ve kaçıran motokurye Vedat Balkaya da ifadesini değiştirdi:

“O ifade benim değil. Polis yalan yanlış yazdı çizdi. Bana yalan söylettiler. Ben daha önce planlı projeli cümle kurmadım. Onlar polisin uydurması.”

Balkaya cinayete ilişkin şunları söyledi:

“Beni Kocaeli’nde bir ormana götürdüler. Fena dövdüler, ismini bilmediğim bir adamın ismini vermemi istediler. Çırılçıplak kaldım. Aynı üç gün boyunca Ankara Emniyet’te yaşadım. Ben işin aslını ilk Kocaeli Emniyeti’ne götürülünce öğrendim. Ben böyle bir şey olacağını, birinin vurulacağını bilseydim asla girmezdim. Ben kandırılarak getirildim, alet edildim. Ben bir alacak davası olduğunu, araç gerektiğini söyledikleri için yardım ettim.”

Özel: "Esas azmettiricilerle bağı ortadan kaldırmak için üst düzey bir çaba gördük"

Programı gereği duruşmadan ayrılan CHP lideri Özel, adliye çıkışında açıklamalarda bulundu:

“Dava yarım bir iddianame olarak görülmektedir. Bu cinayetin sıradan bir cinayet olarak kalmasına asla izin vermeyeceğiz. Tetikçi ve azmettirici bellidir. Ayşe Ateş ve evlatları adalete ulaştık diyene kadar biz  onların yanında oturmaya devam edeceğiz. Kendilerine bugün verilen yeni vazifeyi yerine getirmeye çalışan bir tetikçi ve azmettiriciyle birlikteydik. Ettiği telefonları hatırlamayan aldığı talimatları hatırlamayan görüştüğü kişileri hatırlamayan ama birilerinin bağlantısını ortadan kaldırmak için yeni şeyler hatırlayan bir tetikçi ve azmettirici gördük. Ases azmettiricilerle bağı ortadan kaldırmak için üst düzen bir çaba gördük. Bunu herkes görüyor, bu işin peşini bırakmayacağız, tüm hukuki süreci takip edeceğiz.

Günü geldiğinde kimse kral çıplak demiyorsa biz diyeceğiz. ama o iki evladı gözü yaşlı eşi ve Türkiye’de siyaset yapıp, siyasi duruşundan dolayı endişe duyan kimsenin benim donum Sinan Ateş gibi olur diye korkmasına izin vermeyeceğiz. Türkiye’yi ise boğmaya çalışıyorlar, bundan sonrası için gözdağı vermeye çalışıyorlar, buna sessiz kalınmayacak. Herkes bundan emin olsun.”

Kaşif Suat Kurt: Doğukan ‘Dövülecek, en fazla ayaklarından sıkılacak’ dedi.

Cinayetten önce keşif çalışmaları yapan Suat Kurt:

“Doğukan Çep benim sevdiğim bir kardeşim. Eray’ı ve Vedat’ı tanımam. Doğukan bana ‘Ankara’ya gider misin, sadece bu şahıs kaçta giriş çıkış yapıyor öğreneceksin’ dedi.

Doğukan Çep’in hatırı var bende. Doğukan ‘Dövülecek, en fazla ayaklarından sıkılacak’ dedi. Ne torbacılığımız kaldı ne başka bir şey. Doğukan adres bilgilerini attı. Ben de giriş çıkışları takip ettim.”

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER